Saklıkent, Fethiye (Muğla)

Saklıkent, Fethiye (Muğla)

Saklı olduğu kesin, ama kent kısmı biraz uydurulmuş. En azından yürüyerek gireceğiniz yerdeki binaların tarihi olduğunu söylemek zor :) Kanyon 18 km derinliğinde dediler. Şöyle bir baktım, en fazla 17,9 km gelir, bu yüzden girmedim. Prensip olarak 18 km altı kanyonlara girmiyoruz, ayrıca su buz gibi. Paramızı verdik, gişeden geçtik.  200-300 metrelik kanyon duvarlarına sabitlenmiş iskeleden yürüdük ve ağaçlar altında bir mini tesise geldik. Çay, kahve, soğuk içecek mevcut. Tuvalet bulunmuyor, kanyon ziyaretini erken bitirmek istemiyorsanız işinizi önceden görün. Kanyonun içi Milli Park olduğu için, nispeten bozulmamış durumda. Dışarıda, eskiden ahşap kerevetleri veya suyun içinde masaları bulunan mekanların yerini, artık koca beton platformlar ve pazar yerini andıran metal çatılarla kapalı garip tesisler almış. Bizim tercihimiz, kanyonun içinde zaman geçirmek yönünde oldu. Öğleden sonra güneş etkisini kaybedince biraz serin oluyor. kapanış saatine kadar bütün zamanımızı burada geçirdik. Su, soğuk olduğu için rafting yapmadık, ayağımızı suya sokmak bile bize yetti. Özellikle yazın Fethiye’ye gelirseniz, sıcaktan bunaldığınız bir gün, Saklıkent Kanyon’u güzel bir kaçamak olacaktır.

 

Saklıkent girişindeki otoparkta kendimize bir köşe bulduk. Sezon harici olduğu için gecelememize de izin verdiler.

 

Kanyona giriş için duvarlara sabitlenmiş tahta döşeli yolları kullanıyorsunuz.

 

 

 

 

 

Tesisin çevresi fokurdayan sularla ve ağaçlarla çevrelenmiş durumda. (Tesisin fotoğrafı yok :) ).

 

 

Kanyon içinde yürüyüşe niyetlenenler kaymayacak bir ayakkabı getirirlerse iyi olur. Ayakkabıyı unutanlar, tesiste satılan ve günde 100 kişinin giydiği plastik ayakkabılardan kiralayarak yola devam edebilirler :)

 

 

Yapraklar daha taze, bu nedenle ışığı biraz geçirerek her yeri yeşil ışık ile renklendiriyorlar.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kahvaltıdan sonra Salda’ya doğru yola çıkacağız.

 

Sevgiler…