Etiket arşivi: mestia

Gürcistan notları…

Gürcistan notları…

  • İlk giriş noktamız küçük yerleşimler ve kırsal bölgeler olunca, ülke değiştirdiğimizi kiliseleri görünce anladık. Yoksa tarlalar aynı, insanlar aynı.
  • Bu yazıda tam bir konu bütünlüğü yok. Aklıma geldikçe yazdığım için, minik paragraflar halinde olacak bilginize :)
  • Araçla giriş yapacaksanız, gümrükten sonra hemen sigorta yaptırmanız gerekli. Sigortasız seyahat etmek başınıza iş açabilir. Sigorta için büyük paralar ödemeniz gerekmiyor. Biz 90 gün için 90 Lari verdik (yaklaşık 190 TL).
  • Birçok farklı ülkeden kaza yapan veya eski araçları getirtip kullandıkları için Gürcistan’da sağdan direksiyonlu bir çok araç var. Bu ilk başlarda insanı bayağı geren bir durum. Karşıdan gelen ve şoförün olması gereken yerde oyun oynayan bir çocuk veya telefon ile mesajlaşan birini görmek irkilmenize neden oluyor. Buna alışmak uzun zaman aldı :)
  • Yabancılarla iletişim kurma konusunda biraz çekimserler. Selam verdiğinizde genellikle ne yapacaklarını şaşırdıkları için karşılık verene kadar acaba ne yaptım diye kendinizi sorgulamanıza neden oluyorlar. Ama bunun yanında, adres sorduğumuz biri önce evinden bir torba dolusu meyve getirip, sonra adresi tarif etti. Veya yemek yerken selam verdiğiniz biri, size içki ikram ediyor.
  • Selamlaşma işi de biraz karışık. Bizde iki yanaktan öpüşme işi burada tek taraftan. Sizin sağınızdan karşınızdaki kişinin sol yanağını öpüyorsunuz veya öpüyormuş gibi yapıyorsunuz. Ama dalgaya düşüp ikinci yanağa geçerseniz buna alışkın olmayan Gürcü arkadaşla orta noktada buluşup farklı bir tecrübe yaşayıp yeni ufuklara yelken açabilirsiniz :)
  • Çarşı pazar alışverişlerinde. 1 demek farklı anlamlara gelebiliyor. Siz 1 kilo derken 1 adet, 1 torba, 1 çuval olabiliyor. Bu da 2 Lari hesapladığınız domatesin 5 Lari ye çıkmasına veya 1 Lariye inmesine neden oluyor. Özellikle tabakta veya sepette satılan ürünlerde bu sorun çok oluyor. Aynı şey market alışverişlerinde de geçerli. Ürünler farklı raflarda veya farklı etiketlerin altında olabiliyor. Marketlerden malzeme alırken barkodlarına bakın.
  • 1-2 gün değilde daha uzun kalacaksanız, yerel servis sağlayıcılarından hazır internet yüklü hatlardan alın 1-25 GB arası seçenekleri var. Çok daha ucuza iletişim kurabilirsiniz.
  • Eğer yerel bir telefon numaranız olursa Tiflis ve Batum’da taksi uygulamalarını kullanabilirsiniz. Taksi uygulamaları, bu iki şehirde çok ucuz ve güvenli seyahat etmenizi sağlıyor. Biz Tiflis’de kullandık.
  • Şehirlerde genellikle Turizm danışma büroları var. İlk iş buralara uğrayıp, şehir rehberi ve gerekli haritaları alın, çok yararı oluyor.
  • Küçük yerler hariç, bir çok yerde yemek yediğinizde hesaba %5-%15 arası garsoniye ekleniyor. Bu miktar menülerin altında yazıyor. Hesap farklı gelirse şaşırmayın, menüyü başta iyi okuyun :)

 

Gürcistan’da 2bin km civarında yol yaptık. Temmuz-Eylül ayları arasında. 71 günü bu güzel ülkede, harika bir doğa ve keyifli, hoş insanlarla geçirdik. Tekrar gelebilmek dileği ile :)

 

 

 

 

Batum
Poti

 

Svaneti bölgesi

 

Zugdidi

 

Martvili kanyon

 

Sataplia Milli Parkı

 

Kutaisi

 

Katskhi Dikiti

 

Ananuri

 

Tiflis
Mtsekheta

 

Uplistsikhe

 

Gori

 

Chiatura

 

Borjomi

 

 

Vardzia

 

Akhaltsikhe

 

Sevgiler…

Svaneti Bölgesi, Mestia (Gürcistan)

Svaneti Bölgesi, Mestia (Gürcistan)

Mestia’yı da içine alan Svaneti bölgesi, çok keyif aldığımız bir yer oldu. Bu bölge, hep savaşların, çatışmaların ve zor şartların hüküm sürdüğü bir bölge olmuş. Dış düşmanlara verilen toplu mücadelenin olmadığı zamanlarda da, kendi aralarında yaptıkları savaşlar ve kan davaları, bölgenin bu gün adının en fazla duyulmasının başlıca sebebi olan, kulelerin yapılmasına neden olmuş. Kulelerin asıl yapım amacı, kendi aralarındaki kan davalarında, ilk savunma hattı olması. Zamanında 200 kadar kule varmış. Şimdilerde 120 civarında olduğu söyleniyor. Kulelerin bir kısmına çıkmanız mümkün. Bazıları geçekten iyi korunmuş güzel ve güvenli, bazılarına ise çıkmak cesaret istiyor :)

Bölge, farklı bir çok aktivite imkanı sunuyor. Her yer bisikletçiler, yürüyüşçüler, kampçılarla dolu. Sadece günü birlik kuleleri ziyarete gelenlerin yanında, farklı zirvelere çıkmak için gelen dağcılar. Veya göllerin kıyısında kamp yaparak, uzun yürüyüşler planlayan kampçılar var. İsteyene at turu, isteyene yamaç paraşütü ile uçmak. Kendimi yormam, sadece etrafa bakarım diyorsanız, teleferik hattı ile 1.898 metreye çıkabilirsiniz. Bu yükseklik de yetmezse, 2.348 metreye çıkarak, farklı zirveleri uzaktan fotoğraflayıp, içkinizi yudumlayabilirsiniz (Bu ikinci hat her zaman çalışmıyor). Eğer teleferik korkunuz varsa, 1.898 metredeki ilk noktaya araçla çıkmakta mümkün. Gece alemlere akacaksanız, yöresel gurupların Gürcü müzikleri genellikle 20:00 civarında başlıyor. Fiyatlar makul, isterseniz dans etmek te serbest. Gece 00:00 dan sonra ise dans etmek zorunlu ( gerçi ben kendimi sonuna kadar savundum :) ).

Terbiyesini mi farklı yapıyorlar yoksa irtifadan mıdır bilmiyorum, Gürcistan’da yediğim en güzel ızgaralar buradaydı. Mestia’ya Batum’dan veya Tiflis’ten direkt dolmuşla gelebilir veya trenle Zugdidi’ye gelip, oradan dolmuşa binebilirsiniz. Aceleniz ve paranız varsa, 7 kişilik 4×4 çekerli dolmuş taksi kiralayarak da buraya ulaşabilirsiniz. Kışın gelecekler içinde, üst noktası 2.348 metreden başlayan kayak pistleri var. Ayrıca, kara yolunu sevmeyen ve küçük uçaklarla uçmaktan hoşlananlar için Mestia havaalanı faal halde. Gerçi pist uzunluğu 1.500 metre civarı, bu mesafeye ne iner bilemiyorum :)

Müzeyi ziyaret edin. Gördüğümüz en düzenli müzelerden biriydi. Kulelerin birkaç tanesine çıkın. Gece yerel müzik olan, restoranlardan birine mutlaka gidin. Teleferik ile tepeye çıkın, isterseniz ve zamanınız varsa yürüyerek inin. Veya ekip yürüyerek insin, siz yerel bir barda kafanızı dinleyin :) Bir barda alkolü 81 derece olan bir içki gördük. Son akşam denemeye cesaret ettim (ikinci kadehi gözüm yemedi :) ).

 

Mestia yolunda ilk mola.

Mola vermeden önce geçtiğimiz yollar.

 

 

Yolda mola verdiğimiz yerde tuvaletin tavanından tıkırtılar geliyordu. Kafamı kaldırdığımda gördüğüm manzara;  bir fare ayağını delikten sallandırmış uyukluyor :)

 

ilk kuleler

İlk kuleleri görünce ne heyecanladık :)

 

 

 

 

Sağdaki kule içine girdiklerimizden biri.

 

 

Kulelere çıkışlar çok farklı. Bazıları yanına yapılmış olan binaların içinden, bazıları ise bağımsız olarak dışarıdan girişe sahip.

 

 

 

 

 

Kulesi olmayan bağımsız evlerden biri. üst taraf kafe.

 

Her yerde inek var. Bastığınız yere dikkat edin :)

 

Uykusunda yemek gördüğü kesin :)

 

Sokak köpekleri bile kocaman. (Kafkas çoban köpeği)

 

 

 

Küçük bir tünel.

 

Ushba dağının karlı zirvelerinden beslenen Enguri nehri, Mestia’nın ortasından geçiyor.

 

Kraliçe Tamara heykeli.

 

 

 

 

Tarlanın kenarındaki çayıra inen bir yamaç paraşütçüsü.

 

İnce tahta plakalardan yapılmış orjinal çatılardan biri.

 

 

Bahçe çitlerinin üstünde alüminyum dökümden farklı hayvan figürleri oluyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kule içlerinde ara sahanlıklar var. Genelde 3-4 tane oluyor.

 

 

Çatı kaplamaları da çoğunlukla ince ahşap plakalardan.

 

En üs katta bulunan gözetleme pencereleri.

 

 

 

Kulenin sağında, ortada Mestia’ya gelen uçaklarda biri. En sağda da ilk teleferik hattı.

 

 

Teleferikten Mestia.

 

 

 

 

Kulenin çatısından Mestia.

 

 

Kulelerin arkasında Ushba dağı.

 

Mestia’da planlanandan fazla kalınca suyumuz bitti. Bizde bir gece pansiyonda kalıp tazelendik :) Pansiyonun balkonundan Mestia.

 

Eski motor pistonundan inek çanı.

 

Teleferik hattının başlangıcı.

 

 

 

 

Enguri ırmağının yanında havaalanı pisti.

 

 

 

 

 

 

 

 

Ahşap çatısı, tüneli ve kulesi ile çok güzel bir örnek Svan evi.

 

Aynı evin diğer taraftan görünüşü.

 

 

Gürcü müzikleri eşliğinde keyifli bir Mestia akşamı.

 

81 derecelik Chacha. Normalde tek seferde içilecek ufacık bardağı, 3 seferde ancak içebildim. Hatırladıkça boğazım sızlıyor :)

 

Öğlen menüsü, değişik şeyler denemek için farklı zamanlarda kurutulmuş veya konserve balıklar aldım. Ama her seferinde sonu hüsranla bitti. Sıra sıra dizilmişler çok güzel görünüyorlar ama tadı bana hiç hitap etmedi. Sirke, baharat bile para etmedi :)

 

 

 

 

 

Atlarla teleferik hattının tepesine çıkan bir ekip.

 

 

 

 

 

 

Ne kadar eski gözüksede hala çalışıyor.

 

İlk teleferik hattının bittiği ve ikincinin başladığı nokta. Kışın bu nokta kayakçıların son noktası.

 

 

 

 

 

 

Kültür merkezinde bir Svan gösterisi izledik. İki parçadaki enstrüman hariç, bütün gösteri yaşları 80 ile 30 arası değişen erkek gurubun söylediği şarkılar ve danslardan oluşuyordu.

 

 

Yol manzaraları.

 

 

Mestia Müzesi

 

 

 

 

Boynuzdan şarap kadehi. Kadeh tanımlaması ne kadar doğru bilemiyorum tabi alet en az 2 lt şarap alır.

 

Ağızdan dolma tüfekler ve boynuzdan barutluklar. Şarap kadehi ile karıştırısanız ne olur bilemiyorum :)

 

Bu kadar şarabın ve silahın olduğu bir yerde, nazarlık kolyesİnin durumu kurtaracağı şüpheli :)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bunlar Mestia’nın güzel tarafları ve bunları görmek için acele edin. Her yerde pansiyonlar, lokantalar inşaa ediliyor. Bu inşaatların büyük çoğunluğu çevreye uyumlu değil. Kuleler zamanla bu binaların arasında görünmez hale gelecek.

Bizim açımızdan keyifli bir gezi olmasına rağmen, bu eski halkın, dillerini, kültürlerini, yaşayışlarını unutarak, Turizmin yıkıcı etkisine kapılması ve yaşadıkları bölgeyi kendi elleriyle tahrip ederek atalarının bu topraklar için yaptıkları mücadeleleri göz ardı etmesi üzücü. Biz bu yıkımı kendi ülkemizde zamanında gördüğümüz için Svanları neyin beklediğini daha net anlıyoruz. Ama bazı şeyleri herkes görebilir hale geldiğinde, artık çok geç oluyor :(

Sevgiler…