Adatepe
Küçükkuyu’ya 2 km mesafede. Ada değil ama, Tepe olduğu kesin. Zeytin ağaçlarının arasından zikzaklı bir yol ile ulaşılıyor. Meydan da yer alan kafelerin tabelalarını saymazsak, her yer aslına uygun restore edilmiş, güzel taş yapılarla, otantik bir görünüm sunuyor. Mübadele den önce Türk ve Rum ailelerin birlikte yaşadığı bir köymüş. Şimdiler de büyük şehirlerden kaçan insanların sığınma noktalarından biri haline gelmiş. Köyde hala, zeytincilik ile uğraşan köylüler de var. Hatta uzun bir aradan sonra, at ile tarlaya giden insanlar bile gördük :)
Yarım günü ayırdığınız taktirde, sokakları keyifle adımlayabilirsiniz ( Biraz iniş çıkış var, terlemeye hazır olun). Adatepe’nin girişinde Zeus Altarı’nı ziyaret edebilirsiniz. Çok güzel panoramik bir görüş sunan bu noktaya, 700-800 m’lik bir yürüyüş ile ulaşılıyor. Buranın gerçekten Zeus’a adandığına ilişkin kesin kanıtlar olmamakla birlikte, manzara oldukça güzel. Adatepe, sakinliği ve huzuru yaşayabileceğiniz, güzel korunmuş, ziyaret edilmesi gereken bir yer.

Adatepe sokakları

Bu su dağdan gelip evin içinden geçiyor, sonrada sokağa akıyor. Su, alttaki kırık bir küpü doldurmak için nafile bir çaba içinde.

Sezon harici olunca, sokaklar ıssız

Şu teller de olmasa

Minareden bazı parçalar kopmaya başlamış. Bu nedenle etrafında bir şerit var

Hurma ağacı pek uymamış ama neyse

Tepeden bir bakış

Karavanı meydanın köşesine park ettik. Yerimiz sağlam :)

Adatepe Sanat Evi bahçesi

Öldükten sonra bile, bir ağacın desteğine ihtiyacımız var.

Zeus Altarına giderken Adatepe’nin görünüşü

Zeus bu yapıları görse ne yapardı acaba.

Zeus Altar’ında artık Zeus a kurban sunulmuyor ama, Peygamber Devesi kendi kurbanını bekliyor

Bisiklet turlarıda var. (gerçi sormadım ama, bu kadar bisikleti kendisi kullanmıyordur)

İncir koca kayayı ortasından yarmış.

Bahçe duvarının arkası

Sokaklar tavuklara kalmış

Bizimi takip ediyor nedir?

Köy evi değil, Şato sanki

Kış geliyor

Ah şu Teller

Son yapraklar
Sevgiler…